Kategoriler
YAYIN YUKLENDI

KARSİNOİD SENDROMU

Genel Bilgi

Karsinoid Sendrom; nadir, yavaş büyüyen ve genellikle akciğerlerde ve mide-bağırsak kanalında oluşan karsinoid tümörlerle ilgili bir grup semptomu ifade eder. [2] İşleyen bir nöroendokrin tümöründen salgılanan polipeptitler gibi vücut sıvılarının salgılanması yüzünden oluşan bir hormonal sendrom olarak karakterize edilen nadir bir neoplastik hastalıktır. [3] Bu sendroma sahip bireyler; deri kızarıklığı, karın ağrısı, ishal, nefes almada zorluk, hızlı kalp atışı, düşük tansiyon, yüzde seri yaralar (telenjiektaziler) ve hırıltılı solunum deneyimleyebilirler. Sonraki safhalarda, karsinoid sendrom kalp damarlarına zarar verebilir ve bu durum konjestif kalp yetmezliği ile sonuçlanabilir. Bu durum karsinoid tümör kan dolaşımına serotonin ve diğer kimyasalları salgıladığı zaman ortaya çıkar. Karsinoid tümöre sahip hastaların sadece %10’u karsinoid sendroma sahip olur ve bu sendroma sahip bireylerin çoğu karaciğere sıçrayan ileri safhalarda karsinoid tümöre sahiptir. Karaciğere yayılmış tümörü olmayan hastalarda bağırsak tümöründen salgılanan serotonin aktif olmayan maddelere parçalanacağı için karsinoid sendrom oluşmaz. Tedavide genellikle bu sendroma sebep olan karsinoid tümörün yeri anlaşılmaya çalışılır ve semptomlar ilaç tedavisi ile hafifletilir. [1]

Genetik Değişiklikler/Etken Faktörler

Karsinoid tümörlerin oluşmasının altında yatan sebep belirsiz kalmaya devam ediyor. Bazı araştırmalar besin alımı ve sigara içmek gibi risk faktörlerine değinse de bu bulguları doğrulamak için araştırmalara devam edilmesi gerekmektedir. Tümör vakalarının büyük birçoğunda tümörler yavaş büyüyüp serotonin, bradikinin, takinin ve prostaglansin gibi bazı hormanal kimyasal maddeler üretebilmektedir. Eğer orijinal karsinoid hücreleri karaciğere metastaz olursa üretilen bu kimyasal maddeler inaktif formlarına parçalanamazlar ve ana dolaşıma katılırlar. Bu maddelerin dolaşıma katılması karsinoid sendromun belirti ve semptomlarına sebep olur. Tümörler, sindirim sistemi harici yumurtalıklar gibi organları etkilerse karsinoid sendrom karaciğer metastazı olmadan da oluşabilir.  [1]

Belirti ve Semptomlar

Semptomlar lokalizasyona bağlı olarak hormonal olmayıp tümör kitlesine ikincil olabilir. Ya da karsinoid sendromun sonucu olarak hormonal olabilir. Tümör yüzünden olan belirtiler; karın ağrısı, anemi, zatürre, öksürük ve hemoptiz (balgamla karışık kan tükürme) olabilir. Karsinoid tümörler hiçbir belirti göstermeden de var olabilir ve bu durumda uzun bir süre teşhis edilemeyebilir.

Karsinoid sendromun semptomlarından bazıları; ateşlenme, yüzde, başta ve üst göğüste kızarıklık oluşumu, ishal, tansiyonda belirli değişiklikler (genellikle düşük tansiyon yani hipotansiyon), astımlı gibi hırıltılar çıkarma, kilo kaybı ya da artışı, beslenme bozukluğu, dehidrasyon, güçsüzlük, kas ve eklem ağrısı ve peptik (mide) ülserdir.

İleriki safhalarda karsinoid sendromu kalp damarlarına zarar verip konjektif kalp bozukluğuna yol açabilir. İshalin şiddeti potasyum ve su gibi hayati öneme sahip besinleri vücutta tüketip hayat tehdit edici elektrolit dengesizliğine yol açabilir. Sendroma; mide ağrısı, kılcal damar tıkanması, kalp çarpıntısı ve idrarda aşırı miktarda peptid salınımı eşlik edebilir. Çok nadir durumlarda ani kızarmalar, tansiyon değişikliği, güçsüzlük, çarpıntılar, baygınlık ve hırıltılar hayat tehdit edici karsinoid krizlerine yol açabilir. Karsinoid krizinde ya da karsinoid sendromunun teşhis edilmesinde bu belirtilerin hepsinin bir arada olmasina gerek yoktur. [1]

Genetik Görülme Sıklığı

Karsinoid tümörler her yıl Birleşmiş Milletler’de milyonda 27 yeni vaka teşhis edilecek kadar nadirdir. Bu 27 vakanın da sadece %10’u karsinoid sendroma sahip olur. Bu sendrom kadınlarda ve erkeklerde eşit sayıda görülür. Her ırk bu sendroma sahip olabildiği gibi Afrikan erkeklerde görülme sıklığı biraz daha fazladır. Her yaştan bireyde görülebilir ama çoğu sindirim vakaları orta yaşta görülür. Solunum yolundaki tümörler genellikle 50li yaşlarda görülmesine rağmen her yaştan bireyde görülebilir. Karsinoid sendrom, şüphe edilenden daha sık görülebilir çünkü teşhisi zordur. Bazı hastalar kızarma, hırıltılı solunum ve ishal gibi 3 ana belirtiyi de aynı anda göstermediği için teşhis ederken bazen birkaç kez muayene olunmayı gerektirir. [1]

Kalıtım Paterni/Deseni

Bu sendroma ait bir kalıtım paterni belirtilmemiştir.

Teşhis Yöntemleri ve Tedaviler

En iyi teşhis mümkünse biyokimyasal inceleme, radyolojik ve nükleer görüntüleme, ve son olarak histolojik (doku biyopsisi) doğrulaması içeren çoklu modalite yaklaşım ile koyulur. Daha yaygın sebeplerden olan, standart testlerle teşhis edilmeyen aralıklı yüz kızarması ve kronik ishal vakaları karsinoid sendrom için şüphe teşkil edebilir. Geçmişte, düşük serotonin diyetiyle beslenen birinde, serotoninin parçalanması sonucu oluşan bir ürün olan hidroksiindol asetik asitin (5-HIAA) 24 saat boyunca idrardaki miktarının ölçülmesi, kullanılan ana laboratuvar testlerinden biriydi. Bu test hala kullanışlıdır ve 5-HIAA levelinin vakaların %50’sinde açık bir şekilde yükseldiği görülmüştür. Kullanılan kan testleri de vardır. Bunlardan en kullanışlısı okteroid taraması olarak bilinen bir görüntüleme tekniği ile kullanılan Kromogranin-A testidir. Bu test, 5-HIAA seviyesi normalken bile karsinoid sendromun teşhisini doğrulayabilir.  Bu teknik, bütün semptomlar görünürde yokken bile karsinoid tümörlerin varlığını belirlemede yardımcı olabilir. Ana tümörün lokasyonuna göre yardımcı olabilecek diğer incelemeler; tomografi, utrason, MR ve endoskopidir.  Bağırsakla ilgili bir engel ya da apandisit gibi şüphelenilen bir durum için ameliyat zamanında bu sendromun teşhisi tesadüf eseri konulabilir.

Standart tedavide mümkünse tüm tümör ameliyat ile alınır ve metastaz azaltılır. Mide-bağırsak yolundaki tümörlerde, tümörün alınması için organdan bir parça alınır. Bronşlardaki (hava yollarındaki) lezyonlar için kitlenin yerine göre lobektomi (bir lobun cerrahi yol ile çıkarılması), borunun bir parçasının alınması, pnömonektomi (akciğerin cerrahi yolla çıkarılması) gibi prosedürler uygulanır. Karaciğer metastazının azaltılması, ameliyatla çıkarılma ya da kriyoablasyon (bir uzvun dondurularak kesilmesi) ve radyofrekans ablasyonu gibi  daha yeni tekniklerle yapılabilir. Sadece embolik (tıkanık damar) inert parça enjeksiyonu ile hepatik arter kateterizasyonu (karaciğer damarlarında vücut içi ile dışı arasında kanal kurma) ya da kemoterapiyle kombinlenmiş hali karaciğer metastazına sahip hastalarda çok etkili olabilir. Bu tedavide enjekte edilen kemoterapi ilaçları; “cisplatin”, “mitomycin” ve “doxorubicin” dir.  Hastaların yaklaşık üçte birinde sistemik kemoterapi de genel fayda almak için kullanılır. Bu amaç için kullanılan ilaçlar da “dacarbazine”, “VP-16 (etoposide)”, “cisplatin”, “doxorubicin”, “5-fluorouracil”, “streptozotocin” ve “cyclophosphamide” dir.  Tümörler bir kere çıkarılınca doktorlar tarafından uzun süreli gözlem gerektirir.

Oktreotid (sandostatin) enjeksiyonları karsinoid sendromun semptomlarının gözlem altına alınabilmesi için temel dayanak noktasıdır. Oktreotid, pankreas hormonu somatostatinin sentetik formudur ve günde 3-4 kere deri altı enjeksiyonu, 3-4 haftada bir de uzun süre tesir eden kaslar arası enjeksiyonu ya da deri altı pompası ile sürekli aşılaması yapılabilir. Bazen düşük dozlu alfa interferon (bağışıklık sistemi cevabını arttıran bir madde) ile birlikte enjekte edilip vücudun tepkisi iyileştirilebilir.

2017’de somatostatin analogu (SSA) ile birlikte Xermelo (telotriastat etil) tabletleri kullanılan bir terapi yetişkinlerde sadece SSA’nın kontrol etmede yetersiz kaldığı karsinoid sendromu ishalinin tedavisi için FDA’dan onay almıştır. Xermelo, Lexicon Pharmaceuticals tarafından üretilmektedir. [2]

Çeşitli besin takviyeleri anti-ishal ve anti-kolinerjik ilaçlar kadar yararlı olabilir. Hastaların alkolden ve yüksek konsantrasyonlarda tiramin içeren yiyeceklerden semptomların daha kötüye gitmemesi için uzak durması önerilir. [1]

Hastalıkla İlişkili Genler

Karsinoid sendromuyla direkt ilişkili genlerin varlığı henüz kanıtlanmamış olmasına rağmen bu sendroma yol açan karsinoid tümörlerle ilgili birkaç gen bulunmaktadır. Gastrointestinal karsinoid tümörlerin yaklaşık %10’unun MEN-1 geni ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Ayrıca NF-1 geni ile karsinoid tümörler ile ilişkilendirilmektedir. [4]

Hastalığın Diğer İsimleri

  • Karsinoid Apudom
  • Karsinoid kanseri
  • Karsinoid Hastalığı
  • İşleyen Arjentafinom
  • İşleyen Karsinoid
  • Kötü Huylu Karsinoid Sendromu
  • Karsinoid Tipte Nöroendokrin Tümör [1]

Kaynaklar

[1] “Carcinoid Syndrome.” NORD (National Organization for Rare Disorders), rarediseases.org/rare-diseases/carcinoid-syndrome/. Erişim Tarihi:19 Eyl. 2019.

[2] “Carcinoid Syndrome.” Genetic and Rare Diseases Information Center, U.S. Department of Health and Human Services, 25 Sept. 2015, rarediseases.info.nih.gov/diseases/5994/carcinoid-syndrome. Erişim Tarihi:19 Eyl. 2019.

 [3] Inserm. “Orphanet: Carcinoid+Syndrome.” Orphanet: Carcinoid+Syndrome, www.orpha.net/ Erişim Tarihi:19 Eyl. 2019.

[4] “Carcinoid Tumor.” Genetic and Rare Diseases Information Center, U.S. Department of Health and Human Services, 13 Feb. 2018, rarediseases.info.nih.gov/diseases/9316/carcinoid-tumor#diseaseFindaSpecialistSection. Erişim Tarihi:21 Eyl. 2019.

Çağla GÜNEY